Archiv für den Monat März 2009

KORA KOR.. - 6 - Ondan bundan

Montag, 23. März 2009

Ondan Bundan …

Kora kor .. – 6 – 16 , 8 , 2006 = Alm

Bugün gene bir kora kor yazalım dedikte acaba nerelerden olsun? Pekte kararda vermiş değilim.Yanlız şu israilin Lübnana ateş kesişini öyle anlamışta, ayni birleşmiş milletler bir ay evvelde ateşi kesin demişti de ateş kesilmemişti ya hani peki neden şimdi kesildi, madem ki kesilecekti neden bin beşyüz kişi öldü, neden bunca yaralı, evsiz barksız kaldı bu insanlar? Otuzbeş gün pekiyi o gün dinlenilmeyen birleşmiş milletler kararları bugün uygulamaya kondu evet dendi. Yani ölenler getti kalan sağlar bizimdir mi diyeceğiz…
Zavallı insanlık! Bakınız bugün neden mi kabul edildi çünkü koskocaman dünyanın en güçlü ordusu İsrail otuzbeş günde maalesef düşündüğünü gerçekleş
tiremedi son günlerde Hizbullah İsraile daha büyük zararlar vermeğe başladı, ateş kes kararı aslında İsraili kurtardı. Neden mi bu sefer artık hizbullah çok iyi biliyor ki ölümden öteye bir başka ölüm yok. Hergün zaten ölen bu insanlar bir kerre ölmek ve ölümün en güzeli “ Şahadet mertebesi ile ölmek.” Dediler bugün düşünün orta doğuda “ Atom Bombasından da etkili , CANLI BOMBALAR.“ ı düşüne biliyormusunuz gencecik daha yaşamanın baharında insanlar ölüme koşa rak gidiyorlar. “ KORA KOR ! “ işte ölümün bir başka yüzü yani yaşamadan ölmek yaşamı öbür dünyaya ertelemek diyorlar adına,“ Şehit olmak şehadet.” sen inanırsın veya inanmayabilirsin ama bu bir geçek, öbür yanda cennet vaadi var burada ise tükenmişlik, aradaki fark ince bir çizgi gibi yani inanmak..
Bir ikinciside ateş kesin benim gözlemim Amerikada, İsrailde dahil kamu oyu yani sivil halkın gösteri yürüyüşleri bu vahşeti kabullenememeleri. Neden bunca masum insan? Yerinden yurdundan evi barkından düşününüz binlerce, onbinlerce bomba altında, ölenlerin dörtyüzden fazlası oniki yaş altında çocuk. sahi bunun adına ne diyeceğiz biz, bu canavarlık değilde nedir yani? Evet dünya mızda halen güzel insanlarda var, bu İsrailde de var, Amerikada da var , beyaz saray önünde bu katliama dur diyenler güzel insanlar, geçtiğimiz yıl Kırka yakın israilli pilot görevlerinden istifa ettiler bu bir vahşettir deyip ordudan ayrıldılar işte bunlarda güzel insandılar.Yani bu dünya hala varsa bu güzel insanların yüzü suyu hürmetine var bunun bilinmesinde faydalar vardır sanıyorum..bunu burada sizinle paylaştım..
Birde şunu söylemeden edemiyeceğim sevgili insanoğlu benim canım kardeş- lerim bakınız birde çok mühim dünyamızı yani arz küreyi yöneten liderlerin çok ama çok sağlıklı düşünerek harplerden, dünyamızın yok olmasına zararlar veren bazı kararların alınmamasına çok dikkat etmeleri gerekir, dünyamız kimsenin şahsi malı değildir, kirlenen dünya her yerde barut kokusu kan insanların artık bunları görmeye tahammülü kalmamıştır. Şuradan beş yıl evveline dönelim bu dünyadan bir Klinton geçmiştir. Ne harbe benzer birşey vardır nede kan seviniz sevişiniz demiş Değerli okurlarım sevin ve sevişin kan görmekten daha iyidir diye düşünüyorum. bugünlük bilmiyorum amma beğenip beğenmiyeceğizi“ KORA KORA.” yazıma noktayı koyuyorum. www.erdogandansuk.com

MARTILAR …

Montag, 23. März 2009

MARTILAR..

Ç. Şiirdir..

Neden döner dururlar, uçuşarak martılar?
Gizemli bu telaş ne, feryâd figan içinde?
Düğünmü var ne öyle, hepsi ayrı biçimde?
Deniz cezire dönüp, çekilince hep sular,
Bir yaşam savaşıdır, çığlık çığlık martılar..
Doydularmı oradan nasıl uzaklaşırlar,
Bir Büsum akşamında yaşam savaşı verir.
Denizin güzelleri grii beyaz martılar,
Grii beyaz martılar, grii beyaz martılar…

Erdoğan Dansuk
24 / 5 / 1992 – Alm

Büsum almanyanın kuzeyinde bir sahil kasbasıdır,Turistik bir beldedir. Hafta sonu ailemle çocuklarıda alıp gezmeye gittiğimizde gördüğüm bir man-zara karşısında etkilenip yazılmıştır.. Çünkü kuzey denizi burada met ve cezir olayı sular her altı saatte bir üçdört metre yükselir ve alçalırlar işte suların çekil diği anda ki durum karides veya pavurya ne bulurlarsa kumlar üstünde yerler, martılar beslenirler.. yani ondört yıl evveli yazılmış bir şiirdir.. E. Dansuk

FUTBOL.. MİLLİ TAKIM..

Montag, 23. März 2009

FUTBOL … Kitaba dair.. 12, 8, 2006 = Alm

Sevgili okurlarım uzun zamandır birşeyler yazamadım gerek bazı işlerim vardı ve belkide yaz sıcakları ihmal ettim. Bir dünya şampiyonası geçti iyisi kötüsü acı ve tatlısı ile sadece sehirci olarak katılabildik. Bir önceki şampiyona nın dünya üçüncüsü olan Milli takımımızı bu şampiyonanın dışında görmek biz-leri üzdü. Bundan da bir ders alındımı bunu da sorgulamak lâzım, nerde yanlış yaptık? Bence yanlış karşılıklı oldu.
1) Sayın Ersun Yanal Hocamızın hakan Şükür ile sürtüşmeye girmesi yanlıştı, çünkü maçlar başlamış ve ilk maç Trabzonda berabere kalınmıştı sanırım sürtüşmede orada başladı. Hakan Şükür allahı var şimdi Türk futboluna kendisini adamış, yetmiş milyon vatandaşın, taraflı olsun taraf-sız olsun herkesin güvenini kazanmış bir futbolcuyu polemik yapıp bu ortamı yaratıp kadrodan dışlaması bence yanlıştı, Hocanın cezalandırıl-ması gereken bir olaydır. Amma burası Türkiyedir deriz ya biz bir egoist düşünce ben bilirim havası malesef Türk milli Takımının Almanyada yani dünya şampiyonasından mahrum etmiştir. Halbuki varya inanın Sayın Ersun Yanalın Türk Milli takımının başına getirilmesinde belkide en sevinen insanlardan biriydim, Fakat demek ki bazı aşırı fanatik düşün celer mi diyeyim, bir ata sözümüz var yol giderken at değiştirilmez diye, işte o atalarımızın söylemiş olduğu söz bu misalle aynen yeri ne oturmuş oldu. Bakınız sanki ona inat Hakan Şükür halâ Türk futbol sehircisinin gönlünü fet eden oyunlar sergilemektedir. Böyle formda böyle golcü bir oyuncuyu takımdan kestiğinde birde kaybedersen olan bu olur yani bir ulusun Futbol da yüzümüzü güldüren adam diye baktığı bir futbolcuyu yok sayarsan senide yok sayarlar. Fakat burada bütün futbol kamu oyu üzülür ve netekim o durum yaşanmıştır.
2) Fatih Terim Hocamız Milli Takımın başına getirilmiş dolayısıyla yaşanan malum olaylar bütün Türk ulusunu üzmüştür, Milli Takımımız ceza almış, sahamız kapanmış, bir yığın spekilasyonlar Türkler karalanmış velhasıl hiçte yakışmayan olaylar yaşanmıştır. Ha şimdi nemi olacaktır? şimdi sa-yın Terimin nezaretinde yeni bir milli takım oluşacak birkaç hazırlık maç-ından sonra eylül veya ekimde ikibin sekiz Avrupa şampiyonası eleme gu-rubu maçları başlayacaktır ve bu maçların bir çoğu Türkiye dışında sehir-cisiz oynanacaktır. Bakınız nereden nereye gelinmiştir bunun bence baş-langıç noktasıdır. Ersun Yanal – Hakan Şükür sürtüşmesi. Bilmiyorum sizce de öylemidir?
3) Fatih Terim ile ikibin sekiz Avrupa şampiyonasına katılabilenecekmi? Oda bir ayrı sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Meselâ Fatih Hoca daha önceleride Milli maçlarda görev yapmış ve başarılı da olmuş bir hocamız-dır bundan şüphem asla yoktur. Amma bilmediğimiz bir olay vardır Türki ye artık eski Türkiye değildir benim anladığım ve gördüğüm manâda in-sanlar bir birinin kuyusunu kazmak için yarışmaktalar. Görülmemiş olay- lar yaşanmaktadır. Düşünün milli marşımız okunurken bile bırakınız saygı duruşunu yuhalayanlar bile çıkmaktadır. Bu kadar aşağılık insanlar maale-sef aramızda dolaşmakta başarıyı istememekteler bunlar bilinen nedenler-dir. Birde takımda ve ülkede ikilik yaratılmak istenmekte belkide bu ta-kımın içine bile sirayet edecektir yani ikilik bunun olduğu yer ve zamanda başarı beklemek güç olur diye düşünüyorum.

Ligteki bu yıl oynayacak takımlarımız için henüz bir yorum yapmak çok zor ol-masına rağmen benim görüşüm gene her zaman olduğu gibi geniş kadro kaliteli yedekleri olan takımlar diyorum. Beşiktaş Tigana nın yönetiminde tamamen gençleşti amma bir Sergen kalitesinde ağabey yani bir beyine ihtiyacı olacaktır sanıyorum. Galatasaray gençlerle takviye geçtiğimiz yıldan buyana haşı tuttu diyorum. İnşallah başarılı olurlar. Fenerbahçeye gelince yüzüncü yılı tabii çok şey bekliyor taraftarı ve yönetim amma bu yıl işi daha zor yeni antrenör ve bağzı yeni oyuncular uyum problemi yaşanabilir, bazı olumsuzluklar olursa panikte yaşanabilir. Buna rağmen başarılı olsunlar dileklerimle bir dileğimde şuki artık lütfen öyle sahalarımızda lüzumsuz haller görmeyelim diyorum. Futbolun bir spor olduğunu, bir kardeşlik olduğunu kabul edelim. Yenmekte yenilmekte var olduğunu kabul edelim. Kazasız belasız kavga ve gürültüden arınmış bir sezon dileklerimle, benim canım okurlarım.. Erd. Dansuk

www.erdogandansuk.com