Archiv für den Monat März 2009

KARADENİZ.. ZEHİRLİ BİDONLAR..

Montag, 23. März 2009

BAKINIZ.. Kot= (2)

Selâm sana! Kara KARADENİZ, Selâm sana ….

Bakınız Sevgili dostlarım ben bu şiirimi bugünden yıllar evveli yazmış ve Karadenize sahili olan bütün Vilayetlerin Valiliğine posta ile mektup yazarak göndermiştim bana sadece o günün heyecanı ile cevap Artvinin SERHAT adlı mahalli Gazetesinden gelmiş VATAN kokan bu şiirim I988 in Aralık ayında bu gazetede yayınlanmış ve adresimede gönderilmiştir.Gazetenin sahibi sayın Rıdvan Şengün beye ve yazı işleri müdürü sayın Avukat Hüsnü Ertürk Bey efendilere hayatta iseler uzun ömür sağlık sıhhat afiyet, rahmetli olmuşlarsa allahtan yüce mevlâmdan rahmet dilerim beni hoş görünüz.. bakınız onaltı onyedi yıl sonra onların bu kadirşinaslığını sizlerle paylaşmak onları anmak kadar güzel bir şey olurmu hiç? Onlar benim ne demek istediğimi bir yürek bir gönül Dünya aşığı olduğumu görüp tanıdıkları için kendilerine bir daha şükran-larımı sunmak istiyorum..
Erd. Dansuk..- 24-ocak- 2005- Alm

Evet sevgili okurlarım şiirimin yazılması bindokuzyüz seksensekiz yılına dayanıyor ogün yazılarak geçmiş gün pek hatırlamıyorum amma Karadenize sahili olan bütün vilayetlerini valilerine tarafımdan gönderilmişti galiba onüç ondört civarı bir mektuptu gönderdiklerim bu bir Vatan aşkı bu bir Vatan sevgisiydi yani çok insanın bana ne! duyarsızlığı karşısında bu günleri görebil-mekti. Şimdi buyurunuz son bir haftadır İstanbulda Tuzlada bulunan zehirli varilleri insan sağlığını hiçe sayanlar insanlık bu kadarmı duyarsız oldu? Akarsulara toprağa karışan kanserojik maddeler ve bir yanda burnundan kıl aldırmayan patron sayılan canavarlar ve kanunlar alacakları ceza çekirdek parası kadar ucuz diyor orman bakanımız sayın Osman Pepe dün televizyonda ağlamak lı konuşuyordu belkide haklıydı ama devlet ve kanunlar ellerinde fakat bazıları-na işlemiyormuydu? Unutmamak lâzım diye düşünüyorum. Gelecek evlâtlarımı-za, torunlarımıza nasıl bir dünya bırakacağız bu durumdan acaba bütün insanlık alemi sorumlu değilmi? Ben soruyorum bazen çok kızdığım olduğunda böyle yaramaz insanları akdenizde köpek balıklarına atmayı düşünüyorum da evden itirazlar geliyor ammada gaddarsın diyorlar he! kardeşim şimdi size soruyorum lütfen böyle bir edepsizi hapistemi besleyelim? Üstelik benim vergilerimle. Bakınız sizlere bunuda üstüne basarak söylüyorum yedi milyara varan insan nüfusu herbirisi bir ayrı canavar hep bende olsun ben varsam olsun bu dünya diyerek bu hale geldik şu Nasreddin hocanın dalı kesme misali oturduğu dalı kesiyormuş hoca efendi, yani gövdeden ayıracak, değerli okurlarım ben bazen böyle hızımı alamıyorum geç saatlere kadar okuyor yazıyor yazıyorum ama diyeceksiniz ki dinleyen kim doğrudur dinleyen kim, herbiri bir ayrı dert. Ozon delinmiş kimin umurunda, kanser almış başını her evde canım evlatlar gencecik yaşta solmaktalar kimin umurunda? Ateş düştüğü yeri yakarmış şöyle dönüp bir bakınız karadeniz de kanser girmeyen ev kalmışmıdır? Bakınız onsekiz yıl olmuş yazalı Karadeniz isimli şiirim ne demek İtalyadan kalkan gemi Atomlu artıklarını çöplerini karadenize boşaltmış.Bu nasıl şeydir lütfen birisi anlatsında bizde bilelim.. Sevgili okurlarım ben otuzbeş senedir Almanyadayım on seneden fazla zaman Atom santrallarında çalıştım onların tamirlerinde bulundum.. Lütfen şimdi soruyorum tamirlerde ikibin miliremlik atomlu boruları kesip kontinalarla alıp götürdüler, gemilerle hangi okyonuslara döktüler hele bir açıklasalarya, neden buz dağları eriyor,neden okyonuslarda hortum felaketleri? Neden arz küre toprakta ısınma var? Neden ozon delik, okolojik felaketler sel fırtınalar geçtiği-miz hafta güney Amerikada hortum felaketi ikiyüz doksan kilometreyi bulan fır-tına düşünmek bile insanı deli eder. Haa..orada duracağız demek ki artık vade sona ermekte, demek ki artık insanlık bu cezaya kendisini hazırlamak mecburi-yetinde. Ne diyor insan oğlu bende var oğlumda, kızımda, karımda da olsun şükür nedir kalmadı Dünyamız artık taşıyamaz oldu yedi milyar sadece tüketen üstelik kirleterek tüketen. Değerli okurlarım ben şimdi haddim olmadan soruyo-rum üçbeş dünya malı için.

KARADENİZ…
——————-
Karadeniz kendi gibi bahtıda kara
mert dürüst namuslu insanların tarlası
hırçınlığını halkına aksettiren
masum deniz, dilin olsada söylesen..
kim sana, neden zehirini attı?
sen buna lâyıkmıydın?
Mert dürüst namuslu insanların sofrası
durup durupta isyanın,
Hırçın dalgaların bundan mıydı?

Şimdiye kadar ikiyüz elli varil atabildin,
medeniyet denen,ilim denen vahşetin yüzüne,
ya bağrında taşıdığın, yüzler binlermi acaba?
Ağzın dilin olsada söylesen,
kim lâyık gördü seni buna?
Son anda Italya dediler,
gerek Italya, Fıransa, Almanya, herhangi biri..
Yani medeni insanlar Avrupa,
hıristiyanlığın kâbesi Vatikan PAPA…
Gülermi ağlarmı buna?
Haçlı seferimi düzenlediler ?
Neydi medeniyet denilen canavarla,
alıpta veremediğin?
Karadeniz nerde? Italya nerde?
Gülmekmi, ağlamak mı bir yerde?
Kim çekecek bu zararı?
Bu iş bir masum insanın yemeğine zehir koymak,
Bunu yargılayacak bir muhakeme,
bir hukuk düzeni varmı Dünyada?
Kahrolsun cezasız mı kalacak bu vahşet?
Tıpkı bir diğerleri gibi..

Hıristiyanlığın kâbesi Vatikan PAPA,
duydular helbet, bilmem ne dediler buna?
Papa bundan böyle her gittiği yere öyle masum,
okadar rahat gidemiyecek, alnında leke,
Karadenizin kanı bir yakamoz gibi ,
parlayacak, parıldayacak…

KARADENİZ,KARADENİZ, KARADENİZ,

O mert dürüst namuslu hırcın insanların,
ekmeği,sofrası, tarlası,rüyası,
canım Vatanım TÜRKİYEMİN balık menbası,
sana uzanan kirli eller kırılana kadar yazacağım.
Papaya yazacağım,Regana,Gorbaçeve,Kohla da,
medeniyet buysa, insanlık buysa,
pisliğinizi; masum insanlara temizletmekse,
devam edin, devam edin,yazıklar olsun size
YAZACAGIM,YAZACAGIM…

Karadeniz adı gibi bahtıda kara,
mert, dürüst, namuslu insanların tarlası,
canım vatanım TÜRKİYEMİN balık menbası,
masum deniz! Bahtı KARAM…
Selam sana, Karadeniz, Sana SELÂM…
Sana selâm, sana selâm, sana selâm……..

Işte böyle sevgili dostlarım yıllar sonra bir gönül yarasını sizlerle paylaştım..
Karadenizde sahile vuran zehirli bidonlar vardiya hani o zamanda yazılmış bir şiirdir.Bakınız bugün bütün haberlerde dünyamızın hali geleceği , acaba yarını-mız sorgulanırken bizler Televizyonlarda kaynanaları tartışıyoruz .Üzülerek ifa-de ediyorum tükenmiş bir haldeyiz,sadece burada çok üzüldüğümü ifade etmek istiyorum. Sayın okurlarım burada çok değil yaşı elliyi geçmiş yani altmışyetmiş yaş arası insanların şöyle geriye bakıp bu zaman zarfinda dünyamızın neleri yitirdiğini görmesi babından söylüyorum ve bugünkü kirlenme hızıyla daha kaç yıl dayanacağını düşünmek dahi istemiyorum. Bakınız benim çocukluğum yılla-rında size sadece bir tek misalle anlatayım Ben Bandırma doğumluyum,yani elli yıllarında on onbeş yaşlarımda iken Bandırma iskelesinin baş tarafi onbir metre derinliği olan tertemiz berrak mı berrak bir deniz idi yani atılan bir onkuruş dibe inene kadar çıplak gözle takip edilir ve kumun üzerindeki hali görülürdü Deniz-ler Akvaryum gibi milyonla balık sanki bir tarlaydı. Evet sevgili okurlarım bu-gün yine gazetelerde İskenderunda batık zehir gemisi, binlerce ton zehir iskende run körfezinde, bu ne cüret bu ne terbiyesizlik bu ne nasıl birşey Haaa demek ki onlarda biliyor Türkiyede bu işlerin cezasız olduğunu çünkü onların gözünde Türkiyede insanlar yaşamıyor sanki zavallı insan oğlu.Bakın Çernobilde patla-yan santral neleri, nereleri mağf etti daha yüzlerce yıl nereleri mağf edecek? Yani herkez nasibini alacaktır kimse demesin ki bana birşey olmaz diye bu dün ya hepimizin ortak malı ortak yaşamaya mecburuz bunu bilmemek hem ayıp hem günah, hele bilerek yapmaksa suçtur. İşte anlatmak istediğimiz budur bu suçların lütfen affı ve yumuşatılmış hali olmamalıdır yani bütün servetine el konmalı yapanlar eğer mümkünse en ağır cezalarla cezalandırılmalıdır kimseler tevessül etmesin. her şey için herşeye çok yazık diyorum insan oğlu, geleceğini ve gelecek nesillere hiç birşey bırakmadan yoluna devam etmektedir, ama unut-mayalım ki bu gemide bizde varız.Sevgiler saygılar değerli okurlarım, beni çok iyi anlayan güzel insanlara ayrıca sevgilerimi sunarım. Bu DÜNYA Hepimizin-dir.Tekrar derleyerek tekrar sayfaya taşıma tarihidir.

Erdoğan Dansuk– 14, 4, 06-Alm
www.erdogandansuk.com
Bana ulaşabilirsiniz adresimdir. info@erdogandansuk.com

BAKINIZ= 12- FUTBOLA DAİR

Montag, 23. März 2009

BAKINIZ .. = 12 =

Ondan bundan, FUTBOL’a dair..

Sevgili okurlarım sizlerle gene futbol diyelim dedik Türkiyede Lig maçlarının bitimine şurada dörtbeş hafta zaman kalmasına rağmen buyıl zirvede yarışın kop madığını görüyoruz Fenerbahçe ve Galatasaray her ikiside ayni puan ve beraber-ce oynayacakları derbi maçıda var yani şu anda bir yorum yapmak yersiz olması na rağmen maalesef bu hafta Beşiktaş Kulübümüzün Başkanı sayın Yıldırımın böyle bir açıklama yapması, Beşiktaşı bu iki güzide kulübümüzün arasında taraf gibi algılayarak beyanat vermesi hiçte hoş karşılanmamıştır bugün Beşiktaşlı yazarlardan gerek Kazım Kanat kardeşimiz, gerek Reha Muhtar kardeşimiz Sabah gazetesindeki köşelerinde böyle bir durumun hoş olmadığını Beşiktaşın Türk halkından soğutulacağını hatta çokta beğendiğim bir espride yapmışlar Sayın kazım Kanat Beşiktaş Başkanın emriylemi yenilecek? Diyede bir başlık atmış “ NEDEN “ çocuklar beşiktaşlı olmuyor? Yeni nesil çocuklar Beşiktaşlı olmuyor? diyor ki, eğer bir çocuk babasına ben Beşiktaşlı olacağım dediği zaman, eğer birde ben Tümer Metin gibi olacağım dediği zaman oğlunu ancak psikiatriye götürmesi gerek diyor bu ne demekse? Bir Sergen yalçın gibi olacağım dediğinde çocuk hemen çocuğu bir yatılı okula yazdırması lâzım diyor yani Beşiktaşın bazı özünden neler kaybettiğini halen anlamış değil gibi geliyor banada. Bir kulüp yönetimi ile vardır iyi yönetildiği zaman vardır bugün malesef Beşiktaşın başında bence böyle bir durum varki yedi virgül sekiz diye yazdığı-mız o beş kırmızı kartlık Samsun maçı geçeli yıllar olmasına rağmen hala o şoku atlatabilmiş değiller nedendir bilinmez sayılan gerçek tektir işin başındaki yöne-tim zafiyeti..
Bence bir şey; ya vardır yada yoktur, Beşiktaşın Türk Futboluna kazandırdığı değerler yüz yılı aşkın Türk futboluna hizmeti,tarafsızlığı böyle Başkanın hisler-le hareketi bir anlık zaafı konuşmaları malesef Beşiktaş camiasına zarar verir bunları düşünmeden ben Başkanım ben söyledim oldu veya öyledir diyemezsi-niz bu yanlış konuşmaları bir spor yazarı bir taraftar yazar ve söylerde ama bir Başkan söylediğinde çünkü bütün camiayı bağlar o nedenle antipati uyanır Beşiktaşı sevindirmek bir yana Beşiktaşlıları üzersiniz sayın Başkanım umarım birşeyler anlata bildiysem kendimi mutlu sayarım. ( parantez içerisinde söylüyo-rum ben Parayı verdim ben yaparım, ben söylerim diyemezsiniz.) eğer bunda israr ederde yanlışa devam ederseniz varya hani arkanızda nebir Beşiktaş taraftarı ve nede size iyi yaptın diyen çıkacaktır. Böyle polemiklerle bu güzide Kulübümüze daha fazla zarar vermeden bir karar verirseniz dahada hayırlara vesile olursunuz kanısındayım..

Kadere bakınız ki gazetelerde Daum! Fenerde bir yıl daha kalacak diye yazıyor tabii ki kalacak kalmasıda lâzım bence. Fenerbahçenin sayın Daumla Türkiye içerisindeki başarısından sayın Başkan dahil bütün fenerbahçeliler mem nun bende memnunum. Fakat buda nerden çıktı demeyelim birde madalyonun öbür yüzü var hani şu kapıkuleden çıkarak Avrupada neden yokuz denen yüzü aslında bu soru sorulmasa Aziz Başkanım da memnun olacak bütün Fenerlilerde değilmi? Fakat Galatasaraylıların O kinaye soruları olmasa hani sizin böyle bir kupanız varmı diye ?? ayıp vallaha sormayacaksınız kardeşim! Dostluksa öyle olmalı sormayın ozaman Başkan memnun Daum memnun bütün camia memnun olacak kalkmışsınız birde Fenerbahçe Dünya kulübü sizde öyle bir kelâm etme-yinde Galatasarayda sormasın bir anlaşma yapın aranızda yani.. Bakınız bu işin şaka yanı, birde işin gerçeği var! Meselâ bu yıl Galatasarayın bu üstün başarısı nereden diye sorgulamamız lâzım değilmi düşünün bir yanda hiçbir sıkıntısı olmayan parasal yönden dört dörtlük bir Fenerbahçe Kulübü ve futbolcular,diğer yanda aylardır para alamayan sıkıntı içerisinde bir Kulübümüz, düşünebiliyormu sunuz böyle bir kulüpte yönetici olmayı verdiğiniz bağzı sözleri yerine getireme yip ne kadar üzüldüğünü ben Galatasaraylı yöneticilerin nekadar müşkül halde çalıştıklarını ne kadar özverili hizmet ettiklerini, bunu yaşamayan yahut yönet-meyen insanlara ne anlatabilirsiniz nede anlarlar. O nedenle Galatasarayın çok değerli yöneticilerini burada bir daha kutluyorum, çünkü parasız pulsuz derler ya hani? Öyle bir şeydir mutlu sonada benim kanaatimle onlar ereceklerdir, çünkü bir moral güç kazanmışlar takımın başına camianın çok sevdiği sayın Adnan Polat Futbol şubesi sorumlusu olarak tam yetki ile gelmiştir şu son beş haftayı kazasız atlatmak için çaba sarfedecektir. Fenerbahçeye gelince sayın Başkan Aziz Başkan ve Daum ikilisi kararlar alıp vermekte, yanlız burada bilin-mesi lâzım bir olay ki camiada Fenerbahçe parasal gücüne güvendiği için daha fazla yabancıyla ve diğer kulüplere karşı eşit olmayan bir savaş açmayı istemek-tedir işte federasyonla olan hesaplaşma buradan kaynaklanıp bazı hoş olmayan konuşmalar meydana gelmekte Türk spor camiasını da üzmektedir..

Yazımızın başında futbola dair ondan bundan dedik ya! Birde bir ayrı konuya temas edelim. Geçtiğimiz günlerde televizyonlarda hepimiz gördük Muhammet adında bir genç evlâdımızın futbolda ileriye dönük bir canbaz olabileceğini yaz-dık ve çizdik. Van ilimizden bulunupta Beşiktaşa genç takım oyuncusu olarak yerleştirilmiş tabii ki sevindim bende televizyonda gördüğüm kadarı ile acaba bir nasihatta bulunabilirmiyim diye düşündüm. Bakınız Beşiktaş camiasının bir futbolcusu olan sevgili Özer Umduda Bandırma çelikspora ilk geldiğinde, Muhametten biraz kabaca idi iki yıl lisansı çıkmamasına rağmen ben onu kad-romda eğitip geleceğe hazırladım. Sonra nemi oldu eskilerin çok iyi malümudur birinci ligte Düşecek son takımdan “ Adana Spordan “ çıkarak Türkiye Ligleri-nin Gol kıralı oldu evet ben sayın Özer Umdu, Vahdettin Bolu spor birinci lig, hatta dahada eski sayın Gündüz Kılıç Hocamın bana şahsıma yazmış olduğu bir mektubunu çok aramama rağmen bir türlü bulamadım sarı bir defter yaprağı ile Almanyaya ilk geldiğim yıllarda idi, senin gibi düşünen hocalar çoğaldığı zaman ancak Türk futbolu kurtulur demişti. Çünkü kendisi Feriköyü çalıştırdığı yıllardı benim kaleciliğe özendirip ilk hocalığını yaptığım sayın Kaleci Necdet İnançta benim Hizmet ettiğim sporcular içinden birisiydi sonra yıllarca ordu milli takı-mında oynadı düşününüz senenin elli sekiz altmışlar olduğunu. Sonramı sayın Seracettin Kırklar Fenerbahçe kulübü Takım kaptanı Bandırmaya tatile geldiğin-de neden ikinci ligte oynayan Bandırma spor ile idmanlara çıkmıyor Amatör küme marmara gurubu şampiyonu Çelik Spor la idmana çıkıyordu beş yıl Bandırmada onlarca futbolcu yetiştirdim, bunu iftiharla söylüyorum. Şimdimi Sevgili küçüğüm Muhammede eğer tabii ki hocaları Beşiktaş camiası ileride dahada büyüyerek futbolcu olmasını istiyorsa ki istiyor Muammede bu yaşta haftada bir kerre de olsa basketbol idmanlarına çıkarıp basket oynatması onu geleceğe daha güzel hazırlar diyorum. Baskette hem boy hemde kıvraklık kaza-nacaktır futbolu dahada güzel sunacaktır diyorum.. sadece bir ağbi nasihatı gibi değil ayni zamanda bir hoca nasihatı olarakta düşünülürse günün birinde gerçek-ten yararı oldu denecektir.. neyse sevgili okurlarım bugünde biliyorum başınızı gene ağırtttım affınıza sığınıyor mutluluklar sağlık sıhhat afiyetler diliyorum..
Erdoğan Dansuk – 14, 4, 06 — Almanya

Daha geniş Futbol yazılarımı okumak istiyenler için Lütfen benim internet sahifem “ FUTBOL” bölümünde daha da etraflı yazılarımı bulacaksınız.

www.erdogandansuk.com
bana ulaşacak meil adresimiz = info@erdogandansuk.com

ERDOGAN GİTMİŞ.. Ç. Şiirdir

Montag, 23. März 2009

ERDOĞAN GİTMİŞ..

Ç. Şiirdir.

Döndüm gurbet elinden bir baktım şöyle,
Önce mahallemden dedeler gitmiş.
Amca dayı ağbiler derken,
Duydum bir haylide akranlar gitmiş..

Yirmiyıl oldu gurbet elinde,
Azrail dolaşırşırmış satır belinde.
Dede amca kalmamış abiler şöyle,
Bugünlerde pek fazla akranlar gitmiş..

Ne gördüm ne bildim ne anladım ki
Yaş elliye dayandı firenk ilinde.
Ben yâda düzülüp ilk gittiğimde,
Mevsim bahardı güz olmuş gitmiş..

Zamana dur demek kimin elinde,
Azrail rastlarsa satır belinde.
Eğer ölmek varsa gurbet elinde,
Duyarsınız dostlarım Erdoğan gitmiş..

Erd. Dansuk .. Bandırma- Türkiye

Not= her şiirin olduğu gibi bu şiiriminde bir hikâyesi var. İzindeydim Bandırmada mahallemde soruyorum arkadaşlarım ağbilerim? Öldü diyorlar yeni adresleri şehir mezarlığı diyorlar öyle bir yeis içindeyim aşağıda gazinolarda oturuyor bir çay söyleyip içene kadar o anlık bir duygu patlamasıdır bu yani Şiir öyle tasarlanıp yazılmaz ancak birşeyler acıtacaktır canını ki yani bir yanardağ lâv gibi nerede nasıl patlayacağı hiçmi hiç belli olmaz .. 5-4- 06 -Alm

Eğer ölmek varsa gurbet elinde,// duyarsınız dostlarım Erdoğan gitmiş..// der..

www.erdogandansuk.com