BAZI ŞEYLER– TERÖRE DAİR..

BAZI ŞEYLER ….. Kot= 11´= 24 -

ONDAN-BUNDAN..

Yani ondan bundan diye başladığımız yazılarımında öyle pek bazılarının,
yorumladığı şekli ile diyelim pekte ondan bundan deyipte umursamadığımız anlamında değil bilhassa kafamız öyle karışık ki yazıya otururken peşin neyi yazacağımıza karar veremememizden kaynaklandığını söylemek isterim. Meselâ şimdi yazının dört satırı bitti halâ istikamet belirlenmemiş, ne yazalım ?
Futbolmu, siyaset falanmı, yoksa günlük bazı şeyler mi ? aslında yazılması lâzım olan okadar çok şey varki. Evet yetmiş milyona varan nüfusuyla bir dünya devi olmak isteyen ve koşar adımlarla avrupa birliğine girmek için çırpınan mücadele veren Türkiye. Şimdi soruyorum biz Türkiye olarak Avrupa birliğine girdiğimizde ne kazanıp acaba neler kaybedeceğimizin hiç hesabını yaptık mı ? Sevgili okurlarım herşey hep uzaktan göründüğü gibi değildir hani bir ata sözü davulun sesi uzaktan hoş gelir, şimdi bu olay Türkiyede yaşayanlar için böyle-dir. Bir Avrupa sevdası hakimdir yani ortak pazar “AB” bize bütün nimetlerini sunacak gibi düşünülmekte öyle senaryolar kurularak rüyalar görülmektedir ki. aslına bakarsanız olay hiçte öyle değildir ve bu mevzuyu benim vatanımdaki kardeşlerimle paylaşmam lazım olduğunu bilenlerdenim.. şimdi soruyorum
sevgili okurlarım değerli kardeşlerim, ben yakın otuzbeş seneye varan bir tecrü-bem ile diyorum lütfen biraz daha düşünerek ve bazı şeyleri inceleyerek karar verelim. Bugün görev başındaki Hükümetime sesleniyorum,halkıma, vatanda-şıma sesleniyorum, kimse sannetmesin ki avrupa bugün güllük gülistanlık dört dörtlük bir cennet diyarıdır,” HAYIR” değerli kardeşlerim, bugün ben yetmiş ikiden beridir almanyada yaşıyorum, hiçbir zaman bukadar karamsar olmadım, kırk sene evvelinden alınmış sendikal hakların nasıl çalındığını görüp yaşamak-tayım, işsizlik tavana vurmuş, beşbuçuk altı milyona dayanmış, sosyal kasaların tükenmiş olduğunu duymak insanı adeta kanını dondurur cinstendir. Devlet bu ay emekli aylıklarını bir finans bankasında kredi alarak ödediğini açıklamıştır, hastalık sigortaları ha keza iflâsın eşiğindedir, bağzı sözüm ona gerçek mağdur-lara ceza kesmiş sanki işkence uygulamakta bunada tasarruf adını koymaktadır size başımdan geçen bir olayı hemen anlatmak isterim. Değerli okurlarım bakı-nız bunan üç yıl evveldi ameliyat oldum, Kalça kemiğim alındı yerine kunştof yani pilastik, hastahane üç haftanın sonunda beni “KURA” yani fizik terapi ye yollayacak, eskiden mesafe hesaplanır nakliye için ya taksi kağıdı veya Benzin parası verilir hasta oraya kendisi gidebilirdi.bu kerre öyle olmadı terapi merke-zinden bir minübüs geldi mesafe otuz kilometre beni ilk yolcu olarak sabah saat dokuzda aldı, bir yakın yerde hastahanedende yaşlı benim gibi ayni ameliyatı olan bir kadını da aldı, oradan gene ayni güzergahta başka şehir gene hastahane gene ameliyatlı bir kadın daha ve ardından biraz bekliyoruz fax çektik bir hasta daha cevap gelecek dediler. Zaman neredeyse iki saate yaklaştı dışarıya çıkmam enazından bir tuvalet ufak su dökmem gerek ama ne mümkün sağ yanımda oturan ninelerin ameliyatlarıda benim ki gibi kırk dikişli, Daha fazla anlatıpta başınızı ağırtmakta istemem yani terapi yeri olan hastahaneye gittiğimizde saatin bire on kaldığını gördüm yani otuz kilometre yolu dört saatte, bunun neden böyle olduğunu sorduğumda verilen cevap neydi bilirmisiniz kasada para yok tasarruf tedbiri demişlerdi..

Evet sevgili okurlarım size böyle yüzlerce olayı anlatabilirim, benim başımdan ve diğer dostlarımın yaşadıklarını, fakat ben şimdi size bir önemli duyuru daha yapayım diyorum, bakınız avrupada bugün siz siz olunuz sakın işyerinizi kaybet
meyiniz yoksa tekrar işyeri yani iş bulmak diye birşeyi unutun hele birde yaban-cı iseniz, diliniz yeterli değilse, bunları bilmenizde fayda olur diye yazıyorum..
Benim en küçük kızım almanya doğumlu bugün otuz yaşında, Gimnazium, moda dizeiner yüksek okul mezunu alman tabaası ana dili almanca okulu biteli beş sene oldu,mesleği ile ilgili yüz yere müracaat etti maalesef halâ işsiz, bir italyan restorantında garsonluk yapıyor. Yirmi yılı aşkın okul okumuş diploması elinde lisanı mükemmel ve mesleğine dair çalışamıyor her kapı kapalı. Şimdi soruyorum değerli kardeşlerim Türkiyede yaşayıp burasını cennet sanan sevgili vatandaşlarım hani bir laf vardır ya hani içi beni dışı seni yakar hiçte öyle yaka-cak gibi değildir, bu ve bugibi misalleri sizlere daha yüzlerce verebilirim..Bugün Avrupa birliğinin lokomatifi sayılan Almanya, Fıransa bu işin ergeç onyıla dayanamayacağını onlarda biliyorlar bugün yirmibeşe varan ortak sayısı dahada yükselecek deniyor tut ki Türkiye bu ortaklığın içine girdi bizi aldılar diyelim kaybeden biz olacağız serbest dolaşım onların işine yarayacak çünkü biz “insan milletiz” bizi dünya yüzünde herkez kandırır, bizde merhamet, bizde şevkat,biz-de acıma hissi vardır siz bunu bir avrupalıya anlatamazsınız, çünkü bu deyimler onların lügatında yoktur alman usulü derler ya hani herkez kendi hesabını öder , o nedenle diyorum eğer bunlar gelirde Türkiyede iş yapmaları falan gerçekleşir-se yandım anam keten helva yanmıştır Türkiye. Çünkü yetişmiş elemanları vardır memleketinde kaliteli olmasına rağmen iş bulamamakta bugün dış dün-yaya kaçmaktadırlar.. Türkiye aslında halen bakir bir ülkedir daha yapılması lazım çok işler vardır, Hükümetin öyle of be deyip körü körüne bazı işlere dalmaması lâzımdır..

Avrupa bugün ayni bizim gibi diyet ödemektedir, bizde ödedik tam altmış yıl sonra başladı bizim diyetimiz bugün doğuda otuz bin insanımız öldü bir okadar gazimiz yetimimiz, şimdi geriye dönüp baktığımızda altmış yıl biz bu insanlara ne götürdük zulüm ve ağa mezalimindan başka? Ne bir doktor, nebir okul , nebir yol. Aman cahil kalsınlar ağanın istediği bu ağanın marabası bunlar.
Alınız şimdi macun tüpten dışarıya fışkırmıştır.. bundan elli yıl evvel doğan ve yaşayanlar denizi görmeden, şehiri görmeden, treni, gemiyi, televizyonu bilme-den mezrada doğupta mezrada ölmüşlerdir.. Ya şimdi öylemi?? Adam çoban cebinde telefon, eşşeğinin üzerine yüklemiş akülü televizyonu haberlerin hepsin
den malumatı var senden benden fazla takip ediyor şimdi sen bu insana artık dur Ağanı dinle bak sana erzak dağıtacak deyipte durdurma olanağın kaldımı?
Yani Türkiye Cumhuriyet hükümetleri maalesef bu insanları ağanın isteği doğrultusunda cahil bırakmıştır, onlara yeteri hizmeti vermemiş onları Devlete düşman etmiştir, bu ihmalin nedeni ise Türkiyeye çok yazık etmiştir, bugün bilirsiniz ilk baş kaldırı ağalık düzenine karşı başlamasına rağmen çığ gibi büyü-yerek devlet düzenine dönüşmüştür. Bugün doğuda Pkk nın varlığı sırf avrupa-nın güdümünde hayat bulmuş ve yeşermiştir. Bundan yirmi yıl evvel Avrupa sınırları içerisine girmiş binlerce – onbinlerce doğu kökenli kürt vatandaşım hüviyet dahi beyan etmeden ben doğudan kaçtım sığınma istiyorum deyipte alman vatandaşı olmuşlardır evet Almanya bunlara kucak açmıştır ve bugün almanyanın dibe vurmasının tek nedeni bunlardır ve almanya,avrupa halâ bazı şeyleri bazıları çok iyi bildikleri halde söyleme cesaretini kendilerinde göreme-mektedirler, çünkü o günkü şartlarda sırf Türkiyeye zarar verilsin diye uygula-nan bu yöntemdi, dönüp bugün almanyayı avrupayı diyet ödeyen devlet duru-muna getirmiştir, çünkü nedenmi? bugün avrupada yüksek doz eroinden ölenle-rin sayısı bundan yirmi yıl evveline göre dörde beşe katlanmıştır. Bedeli ödeyen alman ve avrupalı genç nesildir eroinden ölenlerin aileleri bu gençlerin avrupa-nın ödediği diyet olduğunu halâ anlamış değillerdir.bugün gerek Pkk gerek diğer örgütler için Avrupa bir terör cennetidir, bana dokunmayan yılan binyıl yaşasın dendiğinde o yılanın varlığı bile seni üzecek tedirgin edecektir, işte olay bugün bu hale gelmiştir, terör örgütleri parayı bulmak için her türlü çareye baş vurup her şeyi mübah sayacaktır bugün yaşanan olayların altında bunlar vardır.. Evet bu işten zararı en fazla gören doğu kökenli kürt kardeşimdir. Şimdi soruyorum ? bugün avrupa hapishanelerinde ne kadar genç eroin pazarlaması nedeni ile yatmaktadır, nekadar kürt genci müptelayı dert eroinman olmuştur, bugün ne kadar kürt genci zor kulanılarak veya beyni yıkanarak daha önce Bekaya, şimdi-de kandil dağına gönderilmiştir bu gerçekleri alman ve diğer avrupa devletleride bilmekte fakat bu örgütlerin üzerine daha fazla gidemiyor ve gitmiyor çünkü onlara verilmiş bir sözleri olduğuna inanıyorum, kendi düşünceme göre Avrupa eğer isteseydi Türkiyenin güney doğusuna yerinde yardım eder, Türkiyeyi işbirliğine davet eder bu halkı yerinden yurdundan etmezdi,Doğuya yatırımlar yapılır doğu kalkındırılır insanlar yurtlarında çok daha mutlu olurlardı. Fakat avrupa o tarihte Türkiyenin korkunç bir kalkınma hızından korktu Özala onun başarılarına fren basmak için bu yolu tercih etti evet Türkiyenin başına bir belâ açılmalı ve Türkiye bu belâ ile haşır neşir olmalı dendi düğmeye basıldı, bunun tek sorumlusu o zamanın hükümeti Kohl yönetimi ve dış işleri bakanı Gencer dir. Bugün gerek terör yüzünden evinden barkından olmuş kürt kardeşlerim, gerek über dozis eroinden ölenlerin sorumlusu bu eski yöneticilerdir, maalesef sırf Türkiye gerçeğini göremeyen, görmek istemeyen bu yöneticileri kendi vijdanlarının sesini dinlemelerini bu kadar masum insanın neden öldüğünü Türkiyenin otuz bin insanının katledilip yerinden yurdundan edildiğnin bir hesabının ne zaman, nasıl ve nerde sorulacağını cevabını kim nasıl verecektir? neden yüz elli milyar dolarının terör nedeni ile yok olduğunu bilmekte fayda vardır sanıyorum.. Her zaman dedim yinede söylüyorum benim canım kürt kardeşim ne olur biraz olsun şu Emperyalizm,in oyununu daha iyi anlamaya bakalım diyorum, onların dünyada bir tek düşünceleri vardır, yılın sonunda gelecek hesap, yani gelirleridir, nekadarı silahtan, nekadarı Petrolden, ne kadarı uyuşturucudan sadece ona bakarlar,onlar için nekadar kürt, nekadar türk, ne kadar arap, nekadar müslüman ölmüş hiç mi hiç ilgi odağı değildir sadece yılın sonu ve hesaplarına yatan paralar, bugün avrupada uyuşturucudan ölen gençler-de onları üzmez bu onların oynadıkları oyunun devamıdır bunu artık ayırt etmekte mümkün değildir. Evet bugün avrupa oynamış olduğu bu oyunun bedelini yani diyetini ödemektedir senede dört bini aşkın Eroin- yani über dozis iğne kullanımından ölen avrupalı gençler gazanız mubarek olsun/allahtan rahmet size çünkü sizler birer masumsunuz sizlere bu ortamı yaratanları vijdanları ile başbaşa bırakıyorum. Bu kadar mağdur olan aileler var evlatlarını bu musubet bu bataktan kurtaramamış, onları birer mezar taşı olarak bağırlarına basan anne ve babalarada baş sağlığı sabırlar diliyorum. Siyaset ilk bakışta hizmet olarak yorumlansada insan hayatında geride kendini sorguladığın zaman yaptıklarından
hicap duymayacak bir mazini bırakmışsan tabii ki çok güzel birşey olacağına inanıyorum. Bir siyasetçinin geçmişini, mazisini vijdanı ile başbaşa acaba nere-de, nasıl, neden hata yaptım diye kendisini sorgulamasının da bir ??? düşünmesi hiçte kolay değildir onbinlerce masum insan evinden , yurdundan, vatanından olmuştur , bugün yüzlerce binlerce insan kayıp O Cumartesi anneleri dediğimiz anneler sokaklarda oğullarını kayıplarını aramaktalar onlara hak vermemek elde değil çünkü hepsi birer annedir sormak ve soruşturmak haklarıdır tabii ama unutmamak gerekir ki onların bir çoğu şu ıraktaki hava bombardumanlarında dağ taş kurda kuşa yem olmuşlardır bunları örgütün açıklaması biraz ruhları rahatlatır diye düşünüyorum.Dahamı yazayım inanın daha aylarca yazacak sermayem var bundan kimse şüphe duymasın hadi bugün bu kadar yeterdir diyorum..

NOT = İran ve Irak iki müslüman devlet iki kardeş devlet sırf emperyalizm böyle istedi diye sekiz yıl neden harp ettier? bir bilen varsa lütfen bir çıkıp anlatsada bizde öğrensek diyorum.. neden bir milyon insan öldü, neden çocuklar yetim, anneler dul bırakıldı, anlamsız bir harpti, neden üç, dörtyüz milyar dolar silaha gitti hele bir düşünsek acaba neden ???? LÜTFEN : Akıllı olalım beyler..

Benim canım sevgili okurlarım, sevgiler saygılar selâmlarımı sunarım.

Erdoğan Dansuk – 15 =12 = 2005 – Alm

www.erdogandansuk.com

Eine Antwort hinterlassen